27 Haziran 2012 Çarşamba

PRİTNİSA

  
      Bulgaristan'a özgü bir yemekmiş pritnisa..Yapımı çok kolay ve lezzetli..Ben açlıktan hemen saldırdığım için  fotoğrafını çekmeyi unutmuşum başka yerden kopyalıyorum resmi:)






 MALZEMELER:(4 KİŞİLİK)

-2 SOĞAN
-4 PATATES
-2 YEMEK KAŞIĞI UN
-TUZ
-KARABİBER

Patatesleri rendeliyoruz suyunu sıkıp bekletiyoruz..Soğanları rendeleyip patatesle karıştırıyoruz.Unu,karabiberi,tuzu ekleyip mücver gibi kızgın yağa kaşık yardımı ile koyuyoruz..Kızarınca tersini çevirip piştikten sonra yağını alması için peçeteli tabağımıza koyuyoruz..İşte bukadar:) üzerine sarımsaklı yoğurtla servis yapınca ortaya mükemmel bir tat çıkıyor.AFİYET OLSUN...

22 Haziran 2012 Cuma

OLGUNLUK







     Artık eskisi gibi her haftasonu birileri ile dısarı çıkmak istemiyorum. Beni yoran iliskiler, yeni tanısmalar, yeni yüzler aramıyorum. Eski dostlukların da özetini çıkarmaya basladım.

Iliskilerde tasarrufa gidiyorsun her seyde oldugu gibi ve gereksiz insanlari hayatindan atmak istiyorsun.


Yapmacik, inanmadan konusmak istemiyorum artık. Beni anlamayanlarla konusmak cümle kirliliği yaratıyor ve hak edenlere saklıyorum enerjimi.

Istedigime istedigimi deme özgürlügüne sahibim, elestirme hakkını olusturan yasamislık ve yeterli yas faktörü artik bende de var.

"Ben demistim" ,"ben bilirim","ben zaten anlamıstım", sendromunda olanlarla arkadasliklari bir kez daha sorguluyorsun.

İliskilerini sadelestirmeye baslayinca sıra iyi ve kötü gün dostlarını ayıklamaya geliyor. Kötü gün dostlarını belirliyor ve onlara daha çok önem veriyorsun. Iyi gün dostu bulmak ne kadar kolaysa kötü gün dostu bulmak bir o kadar zor, biliyorum. Dostlar ihtiyaç oldugunda göçmen kuslar gibi sicaga uçuyor ve sadece seninle birlikte sürüden ayri düsenler kalıyor.


Zamanın ne kadar kıymetli oldugunu ögreniyorsun buralara kadar gelirken. Uzun düz otobanlardan oldugu gibi, kestirme bozuk yollardan da ulasabilirsin hedeflerine. Kestirmeleri de ögrendim gide gele.

Bos geçen her saniye degerli artık. Daha yapılacak çok sey var ama, kendimi çok yormaktan çok hırpalamaktan yana degilim.

Gerektiginde "HAYIR" demeyi ögrendim ve bu kelime basta karsındakine kırıcı gelse de senin için hayat kurtarıcı olabiliyor. Sevgiye önem vermek gerektigini, zamanı geldiginde elinde sadece sevginin kalacagını biliyorum.

Sevgi paylasildıkça olusuyor, olgunlasıyor. Aileme ve seçtigim tüm dostlarıma daha cok sevgi,anlayis ve ilgiyi gösteriyorum. Biliyorsun ki gidenlerin ardında sadece iyilikler kalıyor, ne kadar sevgi dolu oldugu hatırlanıp anılıyor.


Dostlarıma, kendimize yemek yapmak hosuma gidiyor. Mutfak eskiden bir zulüm iken simdi zevk aldıgım mekanlar arasına giriyor. Farklı lezzetler denemek güzel ve kendi lezzetimi kendimde yaratabilecegim belli bir damak zevkim ve mutfak kültürüm olustu.

Sonra Sezen'in sarkısındaki gibi anneni daha sık düsünüyorsun ve hatta anlıyorsun. Iste bu yeni alısmaya baslanan ve giderek hosa giden yeni duruma olgunluk deniyor.

Yasamıslıgın, görmüslügün, geride kalmıs üflenmis dogum günü mumlarının bir sonucu kendiliginden ortaya çıkıyor hayatın bir dönemecinde bu olgunluk.

Ne zaman dersen herkese göre, ne kadar dolu yasadıgına göre degisiyor bu olgunluk çagına ermek. Inanın bana hayattaki düsüsler, zor alınan virajlar bu zamanı hızlandırıyor.

Kendi dünyanın küçüklügünü kesfetmek ve buna ragmen kendinin kıymetini bilmek çok ise yarıyor. Bir gün hepimizin bu huzurlu olgunlugu bulmasını diliyorum.

12 Haziran 2012 Salı

PEDRO LOURENÇO TASARIMI MELİSSA AYAKKABILAR

  
 Mis kokulu Melissa markası, Pedro Lourenço tasarımı babet ve topuklu ayakkabılardan oluşan kapsül koleksiyonunu sunmaya hazırlanıyor.Tasarımlarının fiyatıysa 90’la 175 dolar arasında değişiyor.